Esma Özen 
Ayvalık bu yıl bir kez daha zeytinin ve zeytinyağının bereketini, kültürünü ve geleceğini kutlamaya hazırlanıyor. 20’ncisi düzenlenecek Uluslararası Zeytin Hasat ve Turizm Festivali’nin hazırlıkları sürerken, Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin’in sözleri bir çağrıdan çok daha fazlası:
“Ben yerin altının değil, üstünün daha kıymetli olduğuna inanıyorum.”
Zeytin, Ayvalık için yalnızca bir ürün değil; kimlik, gelenek ve kültürel mirasın ta kendisi. Zeytinyağı ise bu mirasın sofralara uzanan hali. Ergin’e göre bu kültür korunmalı, yaşatılmalı ve en önemlisi, değeri bilinmeli.
Ama zeytinyağı sadece Ayvalık için değil, tüm Türkiye için bir stratejik ürün. Ve bu ürün, Başkan Ergin’in ifadesiyle, tehdit altında. Çünkü piyasada “Ayvalık Zeytinyağı” adı altında tağşişli, yani içine başka maddeler karıştırılmış sahte yağlar satılıyor.
“Zeytinyağı yediğini sanan insanlar, aslında kandırılıyor.”
Başkan Ergin’e göre çözüm yerel çabaların ötesinde, ulusal düzeyde sıkı ve caydırıcı yasal düzenlemelerden geçiyor. Tüketicinin sağlıklı gıdaya ulaşabilmesi için güçlü yasalar ve etkin denetim şart.
Festival boyunca düzenlenecek panellerde zeytin üretiminin sorunları, zeytinyağı sahteciliği ve sektördeki gelecek projeksiyonları ele alınacak. Ayvalık, yalnızca bir turizm cenneti değil, aynı zamanda tarım ve özellikle zeytinyağı alanında Türkiye’nin öncü merkezlerinden biri olarak dikkat çekiyor.
Ayvalık’ın bu kimliğini korumak ise sadece üreticilerin değil, yöneticilerin, yasa koyucuların ve tüketicilerin ortak sorumluluğu. Ergin’in hatırlattığı gibi:
“Zeytin altından değerlidir. Çünkü altın karın doyurmaz.”
